🐶 Bir Oğuz Türk Boyu Bulmaca

Bayındır Boyu, Oğuz Türklerinin Üçok kolana bağlı bir Türk boyudur. Kaşgarlı Mamut, Bayundur boyu dediği bu boyu Divan-ı Lügati’t-Türk adlı eserinde saydığı 22 Oğuz boyu içerisinde 3. sırada anlatır ve Bayındır boyunun damgasını gösterir. Bayındır sözcüğü “daima nimetle dolu yer” anlamına gelir. Bir Türk boyu olan Peçenekler, zaman zaman diğer Oğuz boylarının etkisi ve baskısı altında kalmış, bunun sonucunda da iç savaşa sürüklenmişlerdir. Günlük kare ve çengel bulmacada sorulan "Asya'da Yaşayan Bir Türk Boyu" sorusunun cevabı nedir? Bulmacada Asya'da Yaşayan Bir Türk Boyu Asya'da Yaşayan Bir Türk Boyu Bulmaca Kare Bulmaca Çengel Bulmaca. 1 Cevap. 11 Kez. oğuz. oğuz; sağlam, gürbüz, saf .. eski bir türkçe kelime; oğuz kağan vardır, destan ı vardır, bir türk boyunun ismidir.. 1-kökeni uz olan ve orta asyadan azimle andoluya doluşan kavvim. bu bölgede kurulan tüm türk devletleri bu kavvimin bir boyundan doğmuştur. ouz şeklinde hitap edilebilinecek bir dizgiye sahip olan isim. oğuz hanın kayı diye bir torunu vardır ama kayı boyu var mıdır bilinmiyor. her torun boy beyi olmak zorunda değildir. yani var olup olmadığı bile tartışılan boydur. osmanlı beyliği kayı boyundan gelmemiştir. halil inalcık hocanın bu konuyla ilgili yazılarını tarih okuyanlar iyi bilir. kayı boyu ve oğuz boyundan olma durumu, timur karşısında aşağılanan BulmacadaBir oğuz türk boyu nedir, bulmacada Bir oğuz türk boyu, bulmaca sözlüğü, anlami.net sitemizde tüm resimli çengel bulmaca, kare bulmaca ve diğer bulmaca sorularını bulabilir ve arama bölümünden bulmaca cevapları ulaşabilirsiniz bulmaca çözerken bilmediğiniz cevaplara ulaşarak bunları öğrenebilir ve kendinizi geliştirebilirsiniz ayrıca bulmaca çözmek BrknKrkmz. @Brkn34 24oğuz boyu nedir kısaca Haberleri. Türk Boyları, 24 Oğuz Boyu, 24 Oğuz Boyu Şeması, 24 Oğuz Boyu Bayrakları. Tüm hakları TDH'ye aittir. Bağlantı (link) vermek koşuluyla alıntı yapmanızda hiç sakınca yoktur. Haber Kategorileri. Türkçe. Göktürkçe. Dil Bilgisi. Edebiyat. İkiyüz elli yıldan fazla Türk egemenliğinde OĞUZ. İyi konuşma,sözle inandırma yeteneği. İzmaritgillerden boyu 35 cm kadar olan bir Akdeniz Yılı🇹🇷 Büyük Türk Milletine Kutlu Olsun 🇹🇷. 24 OĞUZ BOYU. 5 Views. ·. March 11, 2021. OğuzlarınBozok Kolundan Bir Türkmen Boyu Olarak Selçuklularla Birlikte Anadolu’ya Gelen Ve Osmanlı Hanedanının Kökenini Oluşturan Konar Göçer Topluluk Bulmaca; Oğuz Türklerinin 24 Boyundan Biri Bulmaca; Öğütülmüş Susamın Koyu Sıvı Durumu Bulmaca; Oğul Otu Bulmaca 17 ALKARAVLI. Yakın bulmaca soruları. Oğuz bulmaca : AZERÎ. Bulmacada Oğuz Türk Boyu : BEÇENE - AFŞAR. Bulmacada Bir oğuz türk boyu : AVŞAR - KIZIK - BAYINDIR - ÇAVULDUR - YIVA - GÜNHAN - YILZDIZHAN - GÖKHAN - DAĞHAN - DENİZHAN - KAYI - BAYAT - KARAEVLİ - ALKAEVLİ - YAZIR - DODURGA - ALKARAVLI. İlgili bulmaca soruları: Slr3. Bulmaca; oyuncuların zeka, mantık, dikkat ve hafıza gibi zihinsel yeteneklerini kullanarak çözdükleri; yazılı, sözlü veya mekanik formatlardaki problemlerden oluşan genellikle tek kişilik oyun. Türkçede zeka oyunu kavramı da sıklıkla zeka ve mantığa dayalı bulmacaları tanımlamak için kullanılır. Bulmaca, habertürk bulmaca, HT bulmaca, Hürriyet Bulmaca, Sabah Bulmaca, Bulmaca çöz, Kare bulmaca, çengel Bulmaca, Zor çengel bulmaca, Kolay çengel bulmaca, Zor kare bulmaca, Kolay kare bulmaca, Posta kare bulmaca, posta çengel bulmaca, güncel bulmaca, posta gazetesi bulmaca cevapları, bulmaca cevabı, bulmacada nedir, bulmaca cevapları, anlamı nedir, kelime bulmaca, Kelime Bulmaca Oyunu, Kelime Avı Bulmaca, Posta Gazetesi Bulmaca çöz, Bulmaca Oyunları, Kare Bulmaca çöz, Resimli bulmacalar çöz, Telefonda bulmaca oyunları, çengel bulmaca kelime oyunu, Bulmaca çeşitleri, Kelime Bulmaca çöz, Gazete Bulmacalarında sorulan Eski bir türk boyu bulmaca cevabı YILZDIZHAN Tavsiye Konular Kurumsal Egitimler Bulmaca Bulmaca Muhendislik Okulu Soyumuz, Oğuz Handan gelmektedir. Atamız Oğuz Han’ın “Gün Han, Ay Han, Yıldız Han, Gök Han, Dağ Han, Deniz Han” adlarında 6 altı tane oğlu vardır. Oğuz Hanın her oğlunun da dört tane oğlu vardır. İşte Atamız Oğuz Han’ın altı oğlundan olan 24 tane torunu, bugünkü “24 Oğuz Boyu“nu meydana getirmiştir. Bütün dünyaya yayılan Oğuzlar, bu 24 boya dayanmaktadır. Aşağıda bu boy adları hakkında ayrıntılı bilgiler verilmiştir Boz-Oklar Dış Oğuzlar da denip, Sağ kolu teşkil ederler. 1. Gün-Alp/Gün-Han Sembolü şâhin. Oğulları a Kayıg/Kayı-Han “Sağlam, berk” anlamındadır. Üç kıta ve yedi denize altı yüz yıldan fazla hâkim olan Osmanlı sülâlesi bu boydandır. Kayı Boyundan Ertuğrul Gâzi ve her biri birer müstesnâ şahsiyete sâhip, çoğu dâhî, cihangir, kumandan, şâir ve sanatkâr olan Osmanlı sultanları, Kayı Han neslinin kıymetini göstermeye kâfidir. b Bayat “Devletli, nîmeti bol” anlamındadır. Maraş ve çevresine hâkim olan Dulkadiroğulları, İran’da Kaçarlar, Horasan’da Kara Bayatlar, Maku ve Doğubeyazıt hanları, Kerkük Türkmenlerinin çoğu, bu boydandır. Dede Korkut kitabını 1480’de Hicaz’da yazan Tebrizli Hasan ve meşhûr şâir Fuzûlî bu boydandır. c Alka-Bölük/Alka-Evli “Nereye varsa başarı gösterir” anlamındadır. Türkiye ve Âzerbaycan’daki Alaca, Alacalılar adı taşıyan yerler bu boyun hatırasıdır. d Kara-Bölük/Kara-Evli “Kara otağlı çadırlı” anlamındadır. Karalar ve karalı gibi coğrafî yer adları bunlardan kalmadır. 2. Ay-Alp/Ay-Han Sembolü kartal. Oğulları a Yazgur/Yazır “Çok ülkeye hâkim” anlamındadır. Ab-Yabgu devrindeki Yenibent Yabguları, Batı Türkistan’daki Cend Emirleri, Kara-Daş denilen Horasan Yazırları, Ahıska’dan aşağı Kür boyundaki Azgur-Et Azgur Yurdu Kalesi, Kürmanç Kürtlerinin Azan Boyu, Toroslardaki Gündüzoğulları Hanedanı bu boydandır. b Tokar/Töker/Döğer “Dürüp toplar” anlamındadır. Yenikentli Vezir Ayıdur, Harput-Diyarbakır-Mardin hâkimleri, Artuklular, Sincar-Siverek, Suruç arasında hâkim eski Caber Beyleri, Memluklar devrinde Halep Döğeriyle Hama Döğerleri, bugünkü Mardin-Urfa arasında yirmi dört oymaklı Kürt Döğerleri, Hazar Denizi doğusundaki Saka Boyu Takharlar; Şavşat’taki Ören kale, To-Kharis ve Malatya’nın Tokharis bucağı, Dağıstan’daki Digor ve Kars ve Arpaçay sağındaki Digor kazası bu boydan hatıradır. c Totırka/Dodurga/Dödürge “Ülke almak ve hanlık yapmak” anlamındadır. Sivas doğusundaki Tödürgeler bu boydandır. d Yaparlı “Misk kokulu” anlamındadır. Zaza Çarekliler ve misk ticareti yapan Yaparı Oymağı bu boydandır. Yaparı Oymağının Akkoyunlu ve Giraylı camilerinin mihrap duvar harcına bu güzel ıtriyattan kattıklarından hâlâ hoş kokmaktadır. Diyarbakır ve Kırım’da hatıraları vardır. 3. Yıldız-Alp/Yıldız Han Sembolü tavşancıl. Oğulları a Avşar/Afşar “Çevik ve vahşî hayvan avına hevesli” anlamındadır. Hazistan Beyleri, Konya’daki Karamanoğulları, İran’daki Avşarlı Nâdir Şah ve hanedanı, Ürmiye ve Horasan Afşarları bu boydandır. b Kızık “Yasakta pek ciddi ve kuvvetli” anlamındadır. Gaziantep, Halep ve Ankara çevresindeki Kızıklar, Doğu Gürcistan’da ve Şirvan batısındaki ovaya Kızık adını verenler bu boydandır. c Beğdili “Ulular gibi aziz” anlamındadır. Harezmşahlar, Bozok/Yozgat-Raka/Halep çevresindeki Beğdililer, Kürmanç Badılları bu boydandır. d Karkın/Kargın “Taşkın ve doyurucu” anlamındadır. Akkoyunlu-Dulkadiroğlu ve Halep-Hatay bölgesindeki Kargunlar, Doğu Anadolu ve Âzerbaycan’daki ilkbaharda eriyen karların suları ile kopan sel ve su kabarmasına da Kargın/Korkhun denilmesi bu boyun adındandır. Üç-Oklar İç Oğuzlar da denilip, sol kolu teşkil ederler. 1. Gök-Alp/Gök Han Sembolü sungur. Oğulları a Bayundur/Bayındır “Her zaman nîmetle dolu yer” anlamındadır. Akkoyunlular sülâlesi, İzmir’den Âzerbaycan’daki Gence’ye kadar Bayındır adlı yerler bu boydan gelir. b Beçene/Beçenek/Peçenek “İyi çalışkan, gayretli” anlamındadır. Karadeniz kuzeyi ile Balkan Yarımadasına göçen ve 1071 Malazgirt ile 1176 Miryokefalon Meydan Muhârebelerinde Bizanslılardan ayrılarak Selçuklular safına geçen Peçenekler, Dicle Kürmançlarının iki ana kolundan güneydeki Beçene Kolu, Ankara-Çukurova Halep bölgelerindeki Türkmen oymaklarından Peçenekler bu boydandır. c Çavuldur/Çavındır “Ünlü, şerefli, cavlı” anlamındadır. Türkmenistan’da Mangışlak Çavuldurları, Çorum çevresindeki Çavuldur ve Anadolu’daki Çavdar Türkmen oymakları, Erzurum ve çevresindeki Çoğundur adlı köyler bu boyun adından gelmektedir. d Çepni “Düşmanı nerede görse savaşıp hemen çarpan, vuran ve hızlı savaşan” anlamındadır. Rize-Sinop arasındaki çok usta demirci Çepniler ve Çebiler, Kırşehir, Manisa-Balıkesir çevresindeki ve Kars ile Van bölgelerinde Türkmen Oymağı Çepniler bulunmaktadır. 2. Dağ-Alp/Dağ Han Sembolü uçkuş. Oğulları a Salgur/Salur “Vardığı yerde kılıç ve çomağı ile iş görür” anlamındadır. Kars ve Erzurum hâkimi Salur Kazan Han Sülâlesi, Sivas-Kayseri hükümdarı âlim ve şair Kadı Burhâneddin Ahmed ve Devleti, Fars Atabegleri, Salgurlular, Horasan’daki Teke-Yomurt ve Sarık adlı Türkmenlerin çoğu bu boydandır. b Eymür/Imır/İmir “Pek iyi ve zengin” anlamındadır. Akkoyunlu, Dulkadirli ve Halep Türkmenleri içindeki Eymürlü/İmirlü oymakları, Çıldır ve Tiflis’teki iyi halıcı ve keçeci Terekeme Oymağı bu boydandır. c Ala-Yontlup/Ala-Yundlu “Alaca atlı, hayvanları iyi” anlamındadır. Yonca kelimesi bu boyun hatırasıdır. d Yüregir/Üregir “Daima iyi iş ve düzen kurucu” anlamındadır. Orta Toros ve Çukurova Üç-Oklu Türkmenlerinin çoğu, Adana’daki Ramazanoğulları bu boydandır. 3. Deniz Alp/Deniz Han Sembolü çakır. Oğulları a Iğdır/Yiğdir/İğdir “Yiğitlik, büyüklük” anlamındadır. İçel’in Bozdoğanlı Oymağı, Anadolu’da yüzlerce yer adı bırakan İğdirler, İran’da büyük Kaşkay-Eli içindeki İğdirler ve Iğdır adı, bu boyun hâtırasıdır. b Beğduz/Bügdüz/Böğdüz “Herkese tevâzu gösterir ve hizmet eder anlamındadır. Dicle Kürtleri ilbeği olup, Hazret-i Peygamber’e elçi giden 622-623 yılları arasında Medîne’ye varan, Bogduz-Aman Hanedanı temsilcisi ve Kürmanç’ın iki ana kolundan Bokhlular/Botanlar, Yenikent-Yabgularından onuncu yüzyıldaki Şahmelik’in Atabegi Kuzulu, Halep Türkmenlerinden Büğdüzler bu boydandır. c Yıva/Iva “Derecesi hepsinden üstün” anlamındadır. Büyük Selçuklu Sultanı Melikşâh 1072-1092 devrinde Suriye ve Filistin’i feth eden Atsız Beğ, 12. yüzyılda Hemedân batısında Cebel bölgesi hâkimleri Berçemeoğulları, Haçlıları Halep çevresinde yenen Yaruk Beg, Güney-Âzerbaycan’daki Kaçarlu-Yıva Oymağı bu boydandır. Ankara’da çok makbul yuva kavunu bu boyun yerleştiği ve adları ile anılan köylerde yetişir. d Kınık “Her yerde aziz, muhterem” anlamındadır. Büyük ve Anadolu Selçuklu devletleri, Orta Toroslardaki Üçoklu Türkmenler, Halep-Ankara ve Aydın’daki Kınık Oymakları bu boydandır. Oğuzlarla ilgili diğer bilgiler Oğuzlar, Oğuz Boyu Bugün; Türkiye, Balkanlar, Azerbaycan, İran, Irak ve Türkmenistan’da yaşayan Türklerin ataları olan büyük bir Türk boyu. Oğuzlara, Türkmenler de denir. Oğuz kelimesinin türeyişiyle ilgili çeşitli fikirler ileri sürülmüştür. Kelimenin boy, kabile mânâsına gelen “Ok” ve çokluk eki olan “z”nin birleşmesinden “Ok-uz” oklar, koylar anlamında olduğu ileri sürüldüğü gibi, oyrat haşarı, yaramaz kelimesinin eş anlamlısı olduğunu iddiâ edenler de vardır. Ancak kelime, Anadolu ağızlarında “halim selim, ağırbaşlı” mânâlarına da kullanılmaktadır. Arap kaynaklarında ise “guz” veya “uz” şeklinde geçmektedir. İlk zamanlar Üçok ve Bozok adlarıyla iki ana kola ayrılmış olan Oğuzlar, daha sonraki devirlerde, Dokuz Oğuz, Altı Oğuz, Üç Oğuz adlarında boylara da ayrıldılar. Oğuzlar, yirmi dört boydan meydana gelmişti. Bunlardan on ikisi Bozok, on ikisi Üçok koluna bağlıydı. Tarihçiler, hazırladıkları cetvellerde Oğuz boylarının adlarını, sembollerini ve ongunlarını armalarını göstermişlerdir. Buna göre, Bozoklar; Kayı, Bayat, Alka Evli, Kara Evli, Yazır, Dodurga, Döğer, Yaparlu, Afşar, Begdili, Kızık, Kargın; Üçoklar ise; Bayındır, Peçenek, Çavuldur, Çepnî, Salur, Eymur, Ala Yundlu, Yüreğir, İğdir, Büğdüz, Yıva, Kınık boylarına ayrılmışlardı. Bugün Türkiye’de yirmi dört Oğuz boyuna ait işaret ve yer adlarına çok rastlanmaktadır. Oğuz adına ilk defa Yenisey Kitabelerinde rastlanmaktadır. Barlık Irmağı yöresinde bulunan bu kitabelerde; “Altı Oğuz budunda” sözü yer almaktadır. Öz Yiğen Alp Turan adlı bir beye ait olan bu kitabelerin yazıldığı devirde, Oğuzlar, Göktürkler’in hakimiyeti altında altı boy hâlinde Barlık Irmağı kıyılarında yaşamakta idiler. Yorum Yap! Yazı Ayrıntıları... Yazdır! Bu Yazıyı Paylaşın! Azerbaycan Ve İran'da Yaşayan Ve Soyları Oğuzlara Dayanan Bir Türk Boyu bulmacada nedir?“Azerbaycan Ve İran'da Yaşayan Ve Soyları Oğuzlara Dayanan Bir Türk Boyu“ bulmacalarda sıklıkla karşılaşabileceğiniz bir bulmaca sorusudur. Kayıtlarımızda cevap olarak kullanabilecek 1 kayıt bulunmuştur. Yeni oluşturmaya başladığımız bulmaca arşivine göre “Azerbaycan Ve İran'da Yaşayan Ve Soyları Oğuzlara Dayanan Bir Türk Boyu” terimi 0 defa bulmacalarda cevap olarak kullanılmıştır. Bu rakamlar sadece belli bir tarihten geçerli olarak tutulmaya da karşılaşabileceğiniz “Azerbaycan Ve İran'da Yaşayan Ve Soyları Oğuzlara Dayanan Bir Türk Boyu“ sorusuna cevap olarak “ŞAHSEVENLER” yanıtları verilebilir. Eğer aradığınız cevabı hala bulamadıysanız, yandaki alakalı soruları Sorusu İstatikleriCevap Sayısı1Bulmacada Çıkma SıklığıBilinmiyorKelime Sayısı11Harf Sayısı71Anahtar Kelimelersözlük azerbaycan ve i̇randa yaşayan ve soyları oğuzlara dayanan bir türk boyu, sözlükte azerbaycan ve i̇randa yaşayan ve soyları oğuzlara dayanan bir türk boyu ne, bulmacada azerbaycan ve i̇randa yaşayan ve soyları oğuzlara dayanan bir türk boyu, azerbaycan ve i̇randa yaşayan ve soyları oğuzlara dayanan bir türk boyu açıklaması, azerbaycan ve i̇randa yaşayan ve soyları oğuzlara dayanan bir türk boyu tanımı, bulmaca sözlüğü 'azerbaycan ve i̇randa yaşayan ve soyları oğuzlara dayanan bir türk boyu', bulmaca azerbaycan ve i̇randa yaşayan ve soyları oğuzlara dayanan bir türk boyu, azerbaycan ve i̇randa yaşayan ve soyları oğuzlara dayanan bir türk boyu, sözlükte azerbaycan ve i̇randa yaşayan ve soyları oğuzlara dayanan bir türk boyu, azerbaycan ve i̇randa yaşayan ve soyları oğuzlara dayanan bir türk boyu nedir, azerbaycan ve i̇randa yaşayan ve soyları oğuzlara dayanan bir türk boyu ne demek, bulmaca çözümü azerbaycan ve i̇randa yaşayan ve soyları oğuzlara dayanan bir türk boyu, bulmaca soruları azerbaycan ve i̇randa yaşayan ve soyları oğuzlara dayanan bir türk boyu Türk dünyası içerisinde en fazla nüfusa sahip Türk boyu Oğuzlardır. Farklı kol ve boylardan oluşan Oğuzlar, tarih boyunca dünyanın birçok bölgesine yerleştiler. Oğuz boylarından bazıları tarihte büyük öneme sahip devletler kurdular ve El Kaşgari bilinen adı ile Kaşgarlı Mahmud Divan-ı Lügati’t-Türk adlı eserinde Oğuz boylarının 22 boydan oluştuğunu anlatmaktadır. Bu eserde Kaşgarlı Mahmut 24. Sırada bulunan Kınık boyunu o dönemde güç kazanan bir boy olduğu için 1. sıraya getirerek kendi Oğuz boyu sıralamasını yapar. Kaşgarlı Mahmut’un yaptığı bu sıralama, günümüzde çok fazla kabul görmemektedir. Reşidüddin Fazlullah-ı Hemedani ise Cami’üt-Tevarih adlı eserinin “Tarih-i Oğuzan ve Türkan” başlıklı bölümünde Oğuz boylarının 24 boydan oluştuğunu anlatmaktadır. Oğuzların farklı boylara ayrılışı Hun destanı olan ve Oğuz Kağan’ın hayatını anlatan Oğuz Kağan Destanı’nda anlatılmaktadır. Bu destanda adı geçen Oğuz Kağan’ın, Hun Devleti hakanı olan Mete Han oldu Türkleri’nin boylara nasıl ayrıldığı Oğuz Kağan destanında kısaca şöyle anlatılır Oğuz Kağan bir gece rüyasında bir altın yay ve üç gümüş ok görür. Bu rüyadan sonra Oğuz Kağan, ülkesini 6 oğlu arasında paylaştırır. İlk eşinden olan oğulları Gün Han, Ay Han ve Yıldız Han’ın soyundan gelenlere Bozoklar; Oğuz Kağan’ın ikinci eşinden olan oğulları Gök Han, Dağ Han ve Deniz Han’ın soyundan gelenlere de Üçok adı verilir. Oğuz kağan’ın her oğluna dayanan 4 boy vardır. Bu sebep ile 24 Oğuz boyunun varlığından söz Kayı BoyuKayı boyu, Oğuz boylarından biridir. Bozok koluna bağlı Kayı boyu, Kaşgarlı Mahmud’un Divan-ı Lügati’t-Türk adlı eserinde 2. sırada yer almaktadır. Genel görüş Kayı boyunun 1. Sırada olduğu şeklindedir. Cami’üt-Tevarih adlı eserde Kayı boyunun sembolünün Onkun aksungur Akdoğan olduğu belirtilir. Kayı boyu, Oğuz Kağan’ın oğlu Gün Han’ın soyuna dayanmaktadır. Kayıların ilk atası boya adını veren Kayı Han’dır. Kayı sözcüğü, “güç ve sağlam” anlamına gelir. Kayı boyuna ait damgada iki ok ve bir yay vardır. Yay iki okun arasına gelecek şekilde göçen Kayı boyu, öncelik ile Ahlat adlı bölgeye yerleşir. Süleyman Şah yönetiminde bulunan Kayılar, Anadolu Selçuklu hükümdarı I. Alâeddin Keykubat’ın emri altına girer ve Viranşehir, Halep ve Karacadağ bölgelerini kendilerine yurt edinirler. Osman Gazi’nin babası olan Ertuğrul Gazi döneminde Ertuğrul Gazi kardeşi Dündar Bey ile birlikte Sögüt ve Domaniç bölgelerine yerleştiler. Yazın Domaniç bölgesine, kışın Söğüt bölgesine göç ederek yaşamlarına devam eden Kayı boyu, bölgede Anadolu Selçuklu Devleti’nin uç beyliği görevini üstlenir. Babası Ertuğrul Gazi’den sonra Kayı boyunun başına geçen Osman Gazi, ileride 3 kıtaya hükmedecek Osmanlı İmparatorluğu’nun temelini atar. Osman Gazi’nin ağabeyi Gündüz Alp’in soyundan gelenler Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde varlıklarını sürdürmektedir. Gündüz Alp’in soyundan gelenlere “Amucalar” Bayat BoyuBayat boyu, Bozok kolunun bir üyesidir. Oğuz Kağan’ın oğlu olan Gün Han’ın Bayat boyunun atası olduğu kabul edilir. Kaşgarlı Mahmud, Divan-ı Lügati’t-Türk adlı eserinde Bayat boyunu 9. Sırada gösterir. Ancak kabul edilen görüş ise Bayat boyunun 1. sıradaki Kayı boyundan sonra 2. sırayı aldığıdır. Bayat sözcüğü anlam olarak “varlıklı, devletli” anlamlarına gelir. Bayat boyunun damgası bir yay ve biri temrenli olmak üzere iki oktan oluşur. Bayat boyunun sembolü aksungurdur. Anadolu Selçuklu Devleti’nin iskan politikası sebebi ile Anadolu’nun farklı bölgelerine Alkaevli BoyuBozok koluna mensup olan Alkaevli boyu ya da Alkaravlı boyu, Oğuz Kağan’ın oğlu Gün Han’ın soyundan gelmektedir. Alkaevli sözcüğünün anlamının “ak çadırlı ya da her yere gider, başarır” olduğu düşünülmektedir. Alkaevli boyunun sembolü aksungurdur. Orta Asya’dan Halep’e göç eden Alkaevli boyunun Halep’ten Anadolu’ya Kayı boyu ile birlikte göç ettiği bilinir. Sivas’a yerleşen Alkaevli boyu, hala Sivas bölgesinde varlıklarını sürdürmektedir. Günümüzde Sivas’ta bulunan Elbeyli aşireti bu boya bağlıdır. Elbeyli aşireti, ülkede cumhuriyetin ilan edildiği dönemde cumhuriyet rejimine isyan etmeleri ile Karaevli BoyuKaraevli boyu, Bozok koluna mensup bir oğuz boyudur. Oğuz Kağan’ın oğlu Gün Han’ın Karaevli boyunun atası olduğu bilinmektedir. Kaşgarlı Mahmut, Divan-ı Lügati’t-Türk adlı eserinde Karaevli boyunu 12. sırada göstererek Karaevli boyunun damgasını da bu bilgiler içerisinde verir. Kaşgarlı Mahmut, eserinde Karaevli boyu için Kara Bölük adını kullanır. Oğuz Kağan’ın oğlu Gün Han’dan dolayı Kayı, Bayat ve Alkaevli boyları ile akrabadır. Karaevli boyunun simgesi Kayı, Bayat ve Alkaevli boyları ile aynı olan aksungurdur. Karaevli’nin sözcük anlamı “evi, çadırı kara olan” Yazır BoyuYazır boyu Oğuz boylarından biridir. Bozok koluna bağlı Yazır boyuna, Kaşgarlı Mahmud’un Divan-ı Lügati’t-Türk adlı eserinde Yazgır adı ile rastlamaktayız. Reşidüddin Fazlullah-ı Hemedani, Cami’üt-Tevarih adlı eserinde Yazır boyu olarak anar ve Yazır’ın sözcüğünün “çok ülkeye hakim” anlamında olduğunu söyler. Yine aynı eserinde Yazır boyunun Oğuz boyları içerisinde hakan çıkaran beş boy içerisinde olduğunu söyler. Yazır boyunun Oğuz Kağan’ın oğlu Ay Han’ın soyundan oldukları kabul edilir. Yazır boyunun simgesi avcı kuşlardan olan kartaldır. Yazır boyu, Anadolu’ya göçen Türkler arasında oldukça büyük bir nüfusa sahiptir. 16. yüzyıllarda Anadolu sınırları içerisinde Yazır adını taşıyan 24 köy olduğu Döğer BoyuBozoklara mensup olan Döğer boyu, Oğuz Kağan’ın oğlu Ay Han’ın soyundan gelmektedir. Kaşgarlı Mahmut, Divan’ı Lügati’t-Türk’te Döğer boyunun adından Töker olarak bahseder ve bu boyu Oğuz boyları arasında 18. sırada gösterir. Eserde, Döğer boyuna ait olan damgayı da gösterir. Döğer kelimesi, “Toplanmak, bir yere gelen” anlamındadır. Boyun simgesi kartaldır. Reşidüddin Fazlullah-ı Hemedani’ye göre Döğer boyu, İslamiyet’in kabulünden önce Oğuz Türkleri arasında önemli bir yere Dodurga BoyuBozok kolundan olan Dodurga boyu, Kaşgarlı Mahmud’un yaptığı Oğuz boyları sıralamasında Toturka adı ile 16. sıradadır. Oğuz Kağan’ın oğlu Ay Han’ın, Dodurga boyunun atası olduğu kabul edilir. Reşidüddin Fazlullah-ı Hemedani’ye göre Dodurga, “ülke almak ve yönetmek” anlamını taşır. Simgeleri kartaldır. Kaşgarlı Mahmud’un Divan-ı Lügati’t-Türk adlı eserinde Dodurga boyu için verdiği damga ile Reşidüddin Fazlullah-ı Hemedani’nin Cami’üt-Tevarih adlı eserinde verdiği damga birbirinden Yaparlı BoyuYaparlı boyu hakkında net bilgiler koluna dahil edilen Yaparlı boyu, Oğuz Kağan’ın 6 oğlundan biri olan Ay Han’ın soyundan gelir. Yapar kelimesi “misk kokulu” anlamına gelir. Simgeleri, Ay han’ın soyundan gelen Yazır, Döğer ve Dodurga boylarındaki gibi Avşar BoyuAvşar boyu, Oğuz boyları arasında en bilinen boylardan biridir. Kaşgarlı Mahmud’un Divan-ı Lügati’t-Türk’te saydığı 22 Oğuz boyu arasında 6. sırada yer verdiği bu boyu Afşar adı ile anar. Avşar boyu, Bozok koluna mensuptur. Oğuz Kağan’ın oğlu Yıldız Han’ın soyundan gelirler. Simgeleri Tavşancıldır. Avşar, “çevik ve ava meraklı olan” anlamına gelir. Divan-ı Lügati’t-Türk ve Cami’üt-Tevarih adlı eserlerde Avşar boyunun damgası gösterilir. Kınık boyu ve Kayı boyu gibi devlet kurabilen Oğuz boylarındandır. Safevi Hanedanlığından sonra İran’ı yöneten ikinci Türk boyu Avşarlardır. Avşar boyunun ülke kuran ve yöneten 5 boydan biri olduğu Kızık BoyuBozok kolundan olan Kızık boyunun atası Oğuz Kağan’ın oğlu Yıldız Han’dır. Kaşgarlı Mahmud, Divan-ı Lügati’t-Türk adlı eserinde Kızık boyuna yer vermez. Simgeleri Tavşancıl olan Kızık boyu, Oğuzlar ile beraber Anadolu’ya göç ederek Anadolu’nun Türkleşmesinde önemli katkılarda bulunur. Cami’üt-Tevarih adlı eserde Kızık kelimesinin anlamı “kuvvetli ve yasakta ciddi” olarak Beydili BoyuBeydili boyu, Oğuz Türkleri’nin Bozok koluna bağlıdır. Begdili, Begtili vb. adlarla da bilinir. Kaşgarlı Mahmud, Begdili boyunu Oğuz boyları arasında 7. sıraya yerleştirir. Beydili boyu, Oğuz Kağan’ın 6 oğlunda biri olan Yıldız Han’ın soyundan gelmektedir. Beydili boyunun damgası Divan-ı Lügati’t-Türk ve Cami’üt-Tevarih adlı eserlerde farklı damgalar ile verilir. “Beyler gibi aziz” anlamına geldiği düşünülen Begdili sözcüğünün tam anlamı bilinmemektedir. Simgeleri yırtıcı bir kuş türü olan tavşancıldır. Reşidüddin Fazlullah-ı Hemedani, Beydili boyunu ülke kuran ve yöneten 5 büyük boy içerisinde sayar. Begdili boyunun Türklerin Anadolu’ya yerleşmelerinde önemli katkıları Karkın BoyuKarkın, Bozok koluna mensup bir Oğuz boyudur. Karkın boyu, Kaşgarlı Mahmud’un Divan-ı Lügati’t-Türk adlı eserinde Oğuz boyları arasında yer vermediği ikinci boydur. Kaşgarlı Mahmud, Kızık ve Karkın boyunun Halaçlar ile bir ilgisi olduğu düşünmektedir. Ancak Karkın boyunun Anadolu’nun Türkleşmesine katkı sağladığı bilinmektedir. Karkın boyu, kabul edilen 24 Oğuz boyu arasında 5. sırada yer alır. Simgeleri Tavşancıl olan Karkın boyu, Oğuz Kağan’ın oğlu Yıldız Han’ın soyundan gelmektedir. Karkın sözcüğü, “ulu, doyurucu aş” anlamına Bayındır BoyuBayındır Boyu, Oğuz Türklerinin Üçok kolana bağlı bir Türk boyudur. Kaşgarlı Mamut, Bayundur boyu dediği bu boyu Divan-ı Lügati’t-Türk adlı eserinde saydığı 22 Oğuz boyu içerisinde 3. sırada anlatır ve Bayındır boyunun damgasını gösterir. Bayındır sözcüğü “daima nimetle dolu yer” anlamına gelir. Bayındır boyunun atası Oğuz Kağan’ın oğullarından Gök Han ve boyun simgesinin de Sungur olduğu bilinir. Akkoyunlu devletinin yönetici ailesi Bayındır boyuna mensuptur. Bu durum Bayındır boyunun ülke yöneten boylar arasında saymamızı sağlar. Dede Korkut destanlarında geçen Bayındır Han’ın bu boy ile ilişkisi olma ihtimalinin yanı sıra Bayındır boyundan olan Akkoyunlu ailesini övmek için Dede Korkut destanlarına daha sonraları eklendiği de Beçenek BoyuBeçenek boyu hakkındaki bilgiler isim benzerliği sebebi ile Peçenekler ile karışabilmektedir. Oğuz Türklerinin Üçok koluna bağlı olan Beçenek boyu, Oğuz Kağan’ın Oğlu Gök Han’ın soyundandır. Kaşgarlı Mahmut, Divan-ı Lügati’t-Türk adlı eserinde Beçenek boyuna 18. sırada yer verir. Beçenek Boyu için Peçenk, Becene, Biçene gibi benzer isimler de kullanılır. Beçenek adının anlamının “iyi çalışır, gayretli” olduğu düşünülüyor. Simgeleri boyunun Oğuz Türklerine sonradan katılmış ve Oğuzlaşmış bir Peçenek topluluğu olduğu da Çavuldur BoyuÇavuldar boyu Oğuz Türkleri’nin Üçok koluna bağlıdır. Çavuldar adı ile Divan-ı Lügati’t-Türk’te geçen 22 Oğuz boyundan yirminci sırada bulunur ve damgaları üst üste duran iki yay biçimindedir. Bu boya; Çavuldur, Çavundur, Çavdur gibi isimler ile kaynaklarda karşılaşılabilir. Simgeleri sungur olan Çavuldar boyu, Oğuz Kağan’ın oğlu Gök Han’ın soyundan gelir. Reşidüddin Fazlullah-ı Hemedani, Çavuldur kelimesinin anlamını “şerefli ve ünü yaygın” olarak Çepni BoyuÇepni Boyu, Oğuz Türkleri’nin Üçok koluna mensuptur. Gök Han’ın soyundan gelen Çepni Boyu Kaşgarlı Mahmud’un Divan-I Lügati’t-Türk adlı eserinde 21. sırada anılır. Reşidüddin Fazlullah-ı Hemedani, Çepni boyunun simgesi Bayındır, Beçenek ve Çavuldur boyları ile ortak olan sungur olarak gösterir ve Çepni sözcüğünün anlamını “düşman görünce hemen savaşır” olduğunu söyler. Tarihte önemli bir yere sahip Çepniler, Anadolu’ya Selçuklular ile birlikte gelir ve Karadeniz bölgesinin Türk yurdu haline gelmesinde büyük katkılarda bulunur. Şah İsmail ve Mustafa Kemal Atatürk’ün şahsi korumalarının Çepni boyundan olması dikkat çeken bir benzerliktir. Bu durum Çepni boyunun cesaretinin ve güvenirliliğinin bir göstergesi Salur BoyuSalur Boyu, Oğuz Türklerinin Üçok koluna bağlı bir boydur. Kaşgarlı Mahmud, Salgur adı ile verdiği bu boyu Divan-ı Lügati’t-Türk adlı eserinde saydığı 22 Oğuz boyu içinde 5. sırada gösterir ve damgalarını verir. Oğuz Kağan’ın oğlu Dağ Han’ı Salur boyunun atası sayar. Simgeleri bir kartal türü olan uçkuştur. Salur sözcüğü“nerede olsa kılıcı ve topuzu iş görür” anlamındadır. Salur boyu diğer Oğuz boylarının aksine bir hükümdar çıkaramamıştır. Salur boyunun en etkin olduğu dönem İslamiyet’in kabulünden sonra Eymür BoyuOğuz Türklerinden Üçok koluna mensup olan Eymür boyu, Divan-ı Lügati’t-Türk’te 11. sırada yer alır. Oğuz Kağan’ın oğlu Dağ Han’ın soyundan gelirler. Eymür adı Dağ Han’ın oğlu Eymür’ün soyundan geldikleri için kullanılır. Simgeleri uçkuş olan Eymür boyu, Anadolu’ya ilk gelen Türk boyudur. Bu durum mezar taşlarından kanıtlanabilmektedir. Eymür, kelimesi “zengin varlıklı” Ulayundluğ BoyuUlayundluğ boyu, Oğuz Türklerinin Üçok kolundandır. Kaşgarlı Mahmud’un Divan-ı Lügati’t-Türk adlı eserinde Ulayundluğ boyunu 17. sıraya koyar. Ulayundluğ boyu, Oğuz Kağan’ın Oğlu olan Dağ Han’ın soyundan gelir. Simgeleri uçkuştur. Ulayundluğ, “Kısrakları, hayvanları iyi” anlamına gelir. Ulayundluğ, Ulanyundluk, Alayantlı ve Alayuntlu gibi isimlerle de Yüreğir BoyuÜçok koluna mensup olan Yüreğir boyu, Oğuz Kağan’ın oğlu Dağ Han’ın soyuna dayanmaktadır. Simgeleri, Dağ Han’ın soyundan gelen Salur, Eymür ve Ulayundluğ boyları ile ortak olan uçkuştur. Yüreğir sözcüğü, “işleri iyi, düzenli” anlamına gelir ve Üreğir biçiminde de kaynaklarda görülebilir. Yüreğir boyu, Moğol istilasından kaçarak Anadolu’ya yerleşmişlerdir. Adana’nın Yüreğir ilçesinin adını bu boydan aldığı İğdir Boyuİğdir boyu, Oğuz Türkleri’nin Üçok koluna bağlı olup Oğuz Kağan’ın oğlu Deniz Han’ın soyundan gelir. Kaşgarlı Mahmud, Divan-ı Lügati’t-Türk adlı eserinde İğdir boyunu 22 Oğuz boyu arasında 14. sıraya koyar ve damgalarını belirtir. İğdir kelime anlamı ile “iyilik, büyüklük ve yiğitlik” anlamındadır. Simgeleri yırtıcı bir kuş türü olan Büğdüz BoyuBüğdüz boyu, Oğuz Türkleri’nin Üçok koluna bağlıdır. Kaşgarlı Mahmut, Büğdüz boyunu 8. sıraya koyarak Divan-ı Lügati’t-Türk adlı eserinde bulunan 22 Oğuz boyuna dahil eder. Büğdüz boyu, Oğuz Kağan’ın oğlu Deniz Han’ın soyuna mensuptur. Simgeleri çakırdır. Reşidüddin Fazlullah-ı Hemedani, Cami’üt-Tevarih adlı eserinde Büğdüz sözcüğünün “herkese karşı alçak gönüllü, hizmet eder” anlamında verir. Büğdüz boyu, Anadolu’nun Türk yurdu haline gelmesinde rol Yıva BoyuYıva boyu, Oğuz Türkleri’nin Üçok koluna mensuptur. Oğuz Kağan’ın oğlu Deniz Han’ın soyuna dayanmaktadırlar. Kaşgarlı Mahmud, Divan-ı Lügati’t-Türk adlı eserinde Yıva boyunu 22 Oğuz boyu arasında 4. sıraya koyar ve damgalarını göstererek boyun adının İva, Ava, Yava gibi söyleniş farklılıklarını belirtir. Yıva sözcüğüne “derecesi her şeyden üstün olan” anlamı verilir. Simgeleri çakırdır. Orta Asya’yı terk ederek Suriye civarlarına yerleşen Yıva boyu, Fatih Sultan Mehmet döneminde Karadeniz bölgesine Kınık BoyuKınıklar, Oğuz Türkleri’nin Üçok koluna bağlı bir boydur. Kaşgarlı Mahmud, Kınık Boyunu Divan-ı Lügati’t-Türk adlı eserinde sıraladığı 22 Oğuz boyunun ilk sırasına yerleştirir. Reşidüddin Fazlullah-ı Hemedani, Cami’üt-Tevarih adlı eserinde Kınık boyunu 24. sırada gösterir. Damgaları iki eserde de verilir. İğdir, Büğdüz, Yıva boyları ile birlikte Oğuz Kağan’ın oğlu Deniz Han’ın soyuna dayanan Kınık boyunun simgesi çakırdır. Reşidüddin Fazlullah-ı Hemedani, Kınık sözcüğünün anlamının “her yerde yüce” olduğunu söyler. Selçuklu Devleti’nin kurucusu olan Kınıklar Anadolu topraklarını Türklere açan siyasi güçtür. Moğol istilasından kaçan Oğuz boylarını Anadolu’ya yerleştirilmesinde en etkin rolü üstlenmiştir. Oğuzlar, Oğuz Boyu Bugün Türkiye, Balkanlar, Âzerbaycan, İran, Irak ve Türkmenistan’da yaşayan Türklerin ataları olan büyük bir Türk boyu. Oğuzlara, Türkmenler de denir. Oğuz kelimesinin türeyişiyle ilgili çeşitli fikirler ileri sürülmüştür. Kelimenin boy, kabile mânâsına gelen “Ok” ve çokluk eki olan “z”nin birleşmesinden “Ok-uz” oklar, koylar anlamında olduğu ileri sürüldüğü gibi, oyrat haşarı, yaramaz kelimesinin eş anlamlısı olduğunu iddiâ edenler de vardır. Ancak kelime, Anadolu ağızlarında “halim selim, ağırbaşlı” mânâlarına da kullanılmaktadır. Arap kaynaklarında ise “guz” veya “uz” şeklinde geçmektedir. İlk zamanlar Üçok ve Bozok adlarıyla iki ana kola ayrılmış olan Oğuzlar, daha sonraki devirlerde, Dokuz Oğuz, Altı Oğuz, Üç Oğuz adlarında boylara da ayrıldılar. Oğuzlar, yirmi dört boydan meydana gelmişti. Bunlardan on ikisi Bozok, on ikisi Üçok koluna bağlıydı. Tarihçiler, hazırladıkları cetvellerde Oğuz boylarının adlarını, sembollerini ve ongunlarını armalarını göstermişlerdir. Buna göre, Bozoklar Kayı, Bayat, Alka Evli, Kara Evli, Yazır, Dodurga, Döğer, Yaparlu, Afşar, Begdili, Kızık, Kargın; Üçoklar ise; Bayındır, Peçenek, Çavuldur, Çepnî, Salur, Eymur, Ala Yundlu, Yüreğir, İğdir, Büğdüz, Yıva, Kınık boylarına ayrılmışlardı. Bugün Türkiye’de yirmi dört Oğuz boyuna ait işaret ve yer adlarına çok rastlanmaktadır. Oğuz adına ilk defa Yenisey Kitabelerinde rastlanmaktadır. Barlık Irmağı yöresinde bulunan bu kitabelerde; “Altı Oğuz budunda” sözü yer almaktadır. Öz Yiğen Alp Turan adlı bir beye ait olan bu kitabelerin yazıldığı devirde, Oğuzlar, Göktürkler'in hakimiyeti altında altı boy hâlinde Barlık Irmağı kıyılarında yaşamakta idiler. Altıncı yüzyıldan itibaren Göktürklerin idaresinde toplanan Türk kabilelerinden bir kısmı gibi Oğuzlar da kendi aralarında birlik kurarak Tula-Selenga ırmakları bölgesinde Dokuz-Oğuz Kağanlığını meydana getirdiler. Göktürk kağanlığının, Kutlug Şad İlteriş Kağan tarafından 682’de ikinci defa kurulmasından sonra, Göktürkler, hâkimiyetlerini kabul etmeyen Oğuzlar üzerine yürüdüler. Tula Irmağı kıyısında yapılan kanlı bir savaşta, Oğuzlar yenildiler. Fakat, Göktürklerin hâkimiyetini kabul etmediler. İlteriş Kağan, Oğuzlar üzerine birçok sefer düzenledi ve Baz Kağanı öldürdü. Oğuzların merkezi Ötüken ve çevresini ele geçirdi. Bu yenilgi karşısında İlteriş Kağan’ın hâkimiyetini kabul etmek zorunda kalan Oğuzlar, Göktürklerin Kırgızlarından Bilge Kağan zamanında isyan ettiler. Bir sene içinde bir kaç defa harbe giren Oğuzlar; yenilerek, geri çekildiler. Daha sonra Dokuz-Tatarlar ile ittifak kurarak Göktürklerle mücadele ettilerse de yine bozguna uğrayarak, Çin taraflarına göç ettiler. Bir müddet sonra tekrar eski yurtlarına döndüler. Bu mücadelelerde zayıflayan Göktürkler, 745’te Uygurlar tarafından yıkıldı. Bu esnada Uygurlara yardım eden Oğuzlar, Uygur Devletinin dayandığı başlıca boylardan biri oldu. Uygurlarla birlikte Basmıl ve Karluklar'a karşı savaştılar. Fakat zaman zaman Uygurlara karşı da isyan etmekten geri durmadılar. Eski müttefikleri Dokuz-Tatarlar ile birleşerek Uygur Kağanı Moyunçur’a karşı cephe aldılar. Zaman zaman Çin’e gittiler. Daha sonra Çin’den çıkarak eski yurtlarına döndüler. Uygur Devletinin yıkılması üzerine batıya göçerek Sir Derya Seyhun kıyılarına ve onun kuzeyindeki bozkırlara yerleştiler. Onuncu yüzyılda, göçebe hayatı yanında, yerleşik bir hayat sürmeye de başladılar. Göçebe Oğuzlar, daha ziyade koyun, at, deve, sığır yetiştiriciliği ve ticaretle uğraşıyorlardı. Yerleşik Oğuzlar ise, Sabran Karacuk, Suğnak, Karnak, Sütkent gibi şehirlerde oturuyorlardı. Onuncu asırda henüz Müslüman olmamış olan Oğuzlar, inanışları gereği bir takım ibadet ve âyinleri yerine getiriyorlardı. Ancak yaşayış bakımından İslâmiyet'e uygun tarafları vardı. Soy temizliğine ehemmiyet verirlerdi. Bilhassa zina gibi suçların cezası ölümdü. Onuncu asrın başlarında Oğuzlar, Mâverâünnehir çevresinde yerleşip, Yabgu denilen hükümdarın idare ettiği bir devlet kurdular. Devlet ve millet işlerinin bir mecliste istişare edildiği ve subaşı denilen ordu kumandanı, Yabgu’nun vekili ve nâibi olan tegin, İnal ve Tarkan unvanlarını taşıyan memurlar vardı. Oğuzların bu sıradaki başşehirleri, Sir Derya kıyısındaki Yeni Kent idi. Yabgu Devleti zamanında Oğuzlar, Üçok ve Bozok diye iki kısma ayrılmışlardı. Onuncu asrın sonlarında İslâm dînini kabul ederek iyice güçlenen Oğuzlar, komşuları Peçenekler ve Hazarlar ile savaşlar yaparak onları yendiler. Fakat 11. yüzyılın ortalarında, Oğuzların İslâm dînini kabul etmemiş olan bir kısmı, Kıpçaklar'ın baskısıyla yurtlarını terk ederek Karadeniz’in kuzeyinden Tuna boylarına, oradan da Balkanlara indiler. İslâm dînine girmedikleri için etraflarını saran Hıristiyan devletlerin baskısıyla kısa zamanda benliklerini kaybederek, örf, an’ane ve geleneklerini unuttular. Eriyip, yok oldular. Geri kalanları da Bizans hizmetine girdiler. 1071’de yapılan Malazgirt Meydan Muharebesi'ne Bizanslıların yanında katıldılar. Fakat çok geçmeden Selçuklular tarafına geçtiler. İslâm dînini kabul eden Selçuk Bey’in idaresindeki Oğuz boyları ise, Oğuz Yabgu Devleti hükümdarının, kendilerine kötülük yapacağından çekinerek, yurtlarından ayrılıp İslâm diyarı olan Horasan taraflarına gittiler. Mâverâünnehir’de kalan diğer Oğuz boyları da, Kıpçakların hücum ve baskıları sonunda dağıldılar. Böylece Oğuzlar Devleti yıkıldı. Yerlerinde kalan Oğuzlar ise Karaçuk dağları bölgesinde, Mangışlak’da ve Seyhun Nehri kıyılarında yerleştiler. Daha sonra Karahıtayların ve Karlukların baskısı netîcesinde, Horasan’a gelip Selçuklulara tâbi oldular. Selçuk’un büyük oğlu Arslan İsrâil, Horasan’da hâkimiyet kurup, diğer Oğuz boylarını idaresi altında topladı. Daha sonraları,Tuğrulve Çağrı Beyler idaresindeki Selçuklular, Sâmânoğulları ile ittifak kurarak, Karahanlılar'a ve Gazneliler'e karşı mücadele ettiler. Selçukluların başarılı idareleri sebebiyle pekçok Oğuz boyu onların hâkimiyetinde toplandı. Birçokları yerleşik hayata geçti. Selçuklu Devletinin kurulmasında esas rolü oynayan Oğuzlar ve diğer Oğuz boyları, 11. yüzyılın ikinci yarısından itibaren akın akın İran, Irak, Anadolu ve Suriye’ye doğru yayıldılar. Selçuklu Devletinin sınırlarını Ceyhun Nehrinden Akdeniz’e kadar genişlettiler. İslâmiyet'i kabul etmeden önce dünyevî maksatlar ve kuru cihangirlik için çalışan, harp eden ve soylarının temizliğiyle tanınan Oğuzlar, İslâm dînini kabul ettikten sonra, Allahü teâlânın yüce dîni olan İslâmiyet'i yaymaya gayret ettiler. Gittikleri yerlerde doğruluğun, adaletin, ilmin ve medeniyetin savunuculuğunu yaptılar. İnsanlara hizmet etmek, ilmin ve medeniyetin yayılmasını sağlamak için pekçok cami,medrese,kervansaray, hamam ve köprü yaptırdılar. Büyük Selçuklu,Türkiye Selçukluları,Akkoyunlular,Salgurlular,Artukoğulları, Karamanoğulları, Ramazanoğulları, Dulkadiroğulları ve Osmanlı devletlerini kurarak İslâm dîninin yayılmasına hizmet ettiler. İslâmiyet'in ve Müslümanların yok edilmesi için çalışan Haçlılara karşı parlak zaferler kazandılar. İslâmiyet'e, ilme ve adalete karşı olan ortaçağ Avrupa’sına pekçok yenilikleri götürdüler. Dokuz yüz sene boyunca, kurdukları devletlerin sınırları içinde yaşayan bütün unsurlara karşı İslâm dîninin emirleri doğrultusunda hareket ederek, hizmet ettiler. Bugün Türkiye, Âzerbaycan, İran, Türkmenistan, Afganistan, Irak ve Suriye’de yaşayan Türkler, Oğuzların neslindendir. Oğuz teşkilâtı, yirmi dört boyun çıkardığı sülâleler ve meşhûr şahsiyetleri Boz-Oklar Dış Oğuzlar da denip, Sağ kolu teşkil ederler. Bkz. Oğuz Kağan Destanı 1. Gün-Alp/Gün-Han Sembolü şâhin. Oğulları a Kayıg/Kayı-Han “Sağlam, berk” mânâsındadır. Üç kıta ve yedi denize altı yüz yıldan fazla hâkim olan Osmanlı sülâlesi bu boydandır. Kayı Boyundan Ertuğrul Gâzi ve her biri birer müstesnâ şahsiyete sâhip, çoğu dâhî, cihangir, kumandan, şâir ve sanatkâr olan Osmanlı sultanları, Kayı Han neslinin kıymetini göstermeye kâfidir. b Bayat “Devletli, nîmeti bol” mânâsındadır. Maraş ve çevresine hâkim olan Dulkadiroğulları, İran’da Kaçarlar, Horasan’da Kara Bayatlar, Maku ve Doğubeyazıt hanları, Kerkük Türkmenlerinin çoğu, bu boydandır. Dede Korkut kitabını 1480’de Hicaz’da yazan Tebrizli Hasan ve meşhûr şâir Fuzûlî bu boydandır. c Alka-Bölük/Alka-Evli “Nereye varsa başarı gösterir” mânâsındadır. Türkiye ve Âzerbaycan’daki Alaca, Alacalılar adı taşıyan yerler bu boyun hatırasıdır. d Kara-Bölük/Kara-Evli “Kara otağlı çadırlı” mânâsındadır. Karalar ve karalı gibi coğrafî yer adları bunlardan Ay-Alp/Ay-Han Sembolü kartal. Oğulları a Yazgur/Yazır “Çok ülkeye hâkim” mânâsındadır. Ab-Yabgu devrindeki Yenibent Yabguları, Batı Türkistan’daki Cend Emirleri, Kara-Daş denilen Horasan Yazırları, Ahıska’dan aşağı Kür boyundaki Azgur-Et Azgur Yurdu Kalesi, Kürmanç Kürtlerinin Azan Boyu, Toroslardaki Gündüzoğulları Hanedanı bu boydandır. b Tokar/Töker/Döğer “Dürüp toplar” mânâsındadır. Yenikentli Vezir Ayıdur, Harput-Diyarbakır-Mardin hâkimleri, Artuklular, Sincar-Siverek, Suruç arasında hâkim eski Caber Beyleri, Memluklar devrinde Halep Döğeriyle Hama Döğerleri, bugünkü Mardin-Urfa arasında yirmi dört oymaklı Kürt Döğerleri, Hazar Denizi doğusundaki Saka Boyu Takharlar; Şavşat’taki Ören kale, To-Kharis ve Malatya’nın Tokharis bucağı, Dağıstan’daki Digor ve Kars ve Arpaçay sağındaki Digor kazası bu boydan hatıradır. c Totırka/Dodurga/Dödürge “Ülke almak ve hanlık yapmak” mânâsındadır. Sivas doğusundaki Tödürgeler bu boydandır. d Yaparlı “Misk kokulu” mânâsındadır. Zaza Çarekliler ve misk ticareti yapan Yaparı Oymağı bu boydandır. Yaparı Oymağının Akkoyunlu ve Giraylı camilerinin mihrap duvar harcına bu güzel ıtriyattan kattıklarından hâlâ hoş kokmaktadır. Diyarbakır ve Kırım’da hatıraları Yıldız-Alp/Yıldız Han Sembolü tavşancıl. Oğulları a Avşar/Afşar “Çevik ve vahşî hayvan avına hevesli” mânâsındadır. Hazistan Beyleri, Konya’daki Karamanoğulları, İran’daki Avşarlı Nâdir Şah ve hanedanı, Ürmiye ve Horasan Afşarları bu boydandır. b Kızık “Yasakta pek ciddi ve kuvvetli” mânâsındadır. Gaziantep, Halep ve Ankara çevresindeki Kızıklar, Doğu Gürcistan’da ve Şirvan batısındaki ovaya Kızık adını verenler bu boydandır. c Beğdili “Ulular gibi aziz” mânâsındadır. Harezmşahlar, Bozok/Yozgat-Raka/Halep çevresindeki Beğdililer, Kürmanç Badılları bu boydandır. d Karkın/Kargın, “Taşkın ve doyurucu” mânâsındadır. Akkoyunlu-Dulkadiroğlu ve Halep-Hatay bölgesindeki Kargunlar, Doğu Anadolu ve Âzerbaycan’daki ilkbaharda eriyen karların suları ile kopan sel ve su kabarmasına da Kargın/Korkhun denilmesi bu boyun adındandır. Üç-Oklar İç Oğuzlar da denilip, sol kolu teşkil Gök-Alp/Gök Han Sembolü sungur. Oğulları a Bayundur/Bayındır “Her zaman nîmetle dolu yer” mânâsındadır. Akkoyunlular sülâlesi, İzmir’den Âzerbaycan’daki Gence’ye kadar Bayındır adlı yerler bu boydan gelir. b Beçene/Beçenek/Peçenek “İyi çalışkan, gayretli” mânâsındadır. Karadeniz kuzeyi ile Balkan Yarımadasına göçen ve 1071 Malazgirt ile 1176 Miryokefalon Meydan Muhârebelerinde Bizanslılardan ayrılarak Selçuklular safına geçen Peçenekler, Dicle Kürmançlarının iki ana kolundan güneydeki Beçene Kolu, Ankara-Çukurova Halep bölgelerindeki Türkmen oymaklarından Peçenekler bu boydandır. c Çavuldur/Çavındır “Ünlü, şerefli, cavlı” mânâsındadır. Türkmenistan’da Mangışlak Çavuldurları, Çorum çevresindeki Çavuldur ve Anadolu’daki Çavdar Türkmen oymakları, Erzurum ve çevresindeki Çoğundur adlı köyler bu boyun adından gelmektedir. d Çepni “Düşmanı nerede görse savaşıp hemen çarpan, vuran ve hızlı savaşan” mânâsındadır. Rize-Sinop arasındaki çok usta demirci Çepniler ve Çebiler, Kırşehir, Manisa-Balıkesir çevresindeki ve Kars ile Van bölgelerinde Türkmen Oymağı Çepniler Dağ-Alp/Dağ Han Sembolü uçkuş. Oğulları a Salgur/Salur “Vardığı yerde kılıç ve çomağı ile iş görür” mânâsındadır. Kars ve Erzurum hâkimi Salur Kazan Han Sülâlesi, Sivas-Kayseri hükümdarı âlim ve şair Kadı Burhâneddin Ahmed ve Devleti, Fars Atabegleri, Salgurlular, Horasan’daki Teke-Yomurt ve Sarık adlı Türkmenlerin çoğu bu boydandır. b Eymür/Imır/İmir “Pek iyi ve zengin” mânâsındadır. Akkoyunlu, Dulkadirli ve Halep Türkmenleri içindeki Eymürlü/İmirlü oymakları, Çıldır ve Tiflis’teki iyi halıcı ve keçeci Terekeme Oymağı bu boydandır. c Ala-Yontlup/Ala-Yundlu “Alaca atlı, hayvanları iyi” mânâsındadır. Yonca kelimesi bu boyun hatırasıdır. d Yüregir/Üregir “Daima iyi iş ve düzen kurucu” mânâsındadır. Orta Toros ve Çukurova Üç-Oklu Türkmenlerinin çoğu, Adana’daki Ramazanoğulları bu Deniz Alp/Deniz Han Sembolü çakır. Oğulları a Iğdır/Yiğdir/İğdir “Yiğitlik, büyüklük” mânâsındadır. İçel’in Bozdoğanlı Oymağı, Anadolu’da yüzlerce yer adı bırakan İğdirler, İran’da büyük Kaşkay-Eli içindeki İğdirler ve Iğdır adı, bu boyun hâtırasıdır. b Beğduz/Bügdüz/Böğdüz “Herkese tevâzu gösterir ve hizmet eder mânâsındadır. Dicle Kürtleri ilbeği olup, Hazret-i Peygamber’e elçi giden 622-623 yılları arasında Medîne’ye varan, Bogduz-Aman Hanedanı temsilcisi ve Kürmanç’ın iki ana kolundan Bokhlular/Botanlar, Yenikent-Yabgularından onuncu yüzyıldaki Şahmelik’in Atabegi Kuzulu, Halep Türkmenlerinden Büğdüzler bu boydandır. c Yıva/Iva “Derecesi hepsinden üstün” mânâsındadır. Büyük Selçuklu Sultanı Melikşâh 1072-1092 devrinde Suriye ve Filistin’i feth eden Atsız Beğ, 12. yüzyılda Hemedân batısında Cebel bölgesi hâkimleri Berçemeoğulları, Haçlıları Halep çevresinde yenen Yaruk Beg, Güney-Âzerbaycan’daki Kaçarlu-Yıva Oymağı bu boydandır. Ankara’da çok makbul yuva kavunu bu boyun yerleştiği ve adları ile anılan köylerde yetişir. d Kınık “Her yerde aziz, muhterem” mânâsındadır. Büyük ve Anadolu Selçuklu devletleri, Orta Toroslardaki Üçoklu Türkmenler, Halep-Ankara ve Aydın’daki Kınık Oymakları bu Genel Türk Tarihi /

bir oğuz türk boyu bulmaca